Gaziantep’in Şahinbey ilçesi, Tepebaşı Mahallesi’nde bulunan “Kurtuluş Camii” adından da anlaşılabileceği gibi tarihi bir cami değil.
“Kurtuluş” adını taşıyan pek çok mahalle, cadde, sokak ya da yapı gibi kimliği değiştirilmişlerden, “kurtarılarak” geçmişi unutturulmaya çalışılanlardan biri sadece.
Gaziantep’in Tepebaşı mahallesindedir. 1873 – 1892 yılları arasında Sarkis Balyan tasarımına göre taş ustası Sarkis Taşçıyan tarafından inşa edilmiştir. Meryem Ana ( St. Mary ) Kilisesi olarak da anılan bu yapı 1100 metre kare alan üzerinde kurulu olup yerden yüksekliği 30 metredir.
Burası için anlatılan bir öyküye göre, Acemistan’dan Bali isimli biri Kudüs’e hacca giderken Antep’e uğrar ve burada Ermenilerin ibadetlerini mağaralar içinde yaptıklarını görünce üzülür ve Kudüs’e gitmekten vazgeçerek burada bir kilise yaptırmaya karar verir. Hemen Antep’te yaşayan Ermenileri toplar ve karar alınır. Bu arada Osmanlı Padişahından da gerekli izinler alınır.
Soykırım sürecinde bu kilise de zarar görenler arasındaydı. Ümit Kurt’un Clark Üniversitesi’nde 2016 yılında tamamladığı “Antep Elitlerinin Oluşumu” başlıklı yayınlanmamış doktora tezine göre, 22 Ağustos 1915’te Surp Asdvadzadzin Ermeni Apostolik Kilisesi mühürlendi ve içindeki her şey büyük bir ahıra konuldu.
Ardından taşınabilir eşyalar buradan alındı ve açık artırmayla satıldı. Antep’te Ermenilere ait bütün kiliseler 15 Aralık 1915’te kapatıldı. Üç yılı aşkın zaman kilise binası, hükümet tarafından askeri gerekçelerle kullanıldı. Yani Ermeni Apostolik Kilisesi askeri bir üs yapıldı. Soykırım sonrasında cemaatsiz kalan kilise 1920’lerin başındaysa cezaevine dönüştürüldü.
Kilisenin 5 kapısı vardır. Ana kapı batıdadır. İki kapı kuzeye, iki kapı da güneye açılır. Ana kapının batıya bakıyor olması, Ermenilerin kiliseye girerken yüzlerine güneşin vurması içindir. Dikdörtgen planlı, Haç biçimindeki camiinin içerisi mihraba dik sütunlarla üç sahna ayrılmıştır.
Haçın kolları dıştan alınlık şeklinde, içten de çapraz tonozlarla örtülmüştür. Ana mekanın ortası yuvarlak kasnaklı, oldukça yüksek kubbelidir. Kesme taştan yapılan duvarlar üzerinde ilk iki sırada sivri kemerli, üst sırada da yuvarlak pencereler bulunmaktadır. Yapının üzeri kırma bir çatı ile örtülmüştür. Mihrap, dikdörtgen bir niş şeklinde dışarıya çıkıntılıdır. Mihrap duvarına üç sıra halinde pencere dizisi yerleştirilmiştir.
Alınlığın ortasında da yuvarlak bir pencere bulunmaktadır. Yapı, ana hatları itibari ile gotik üslubu yansıtmaktadır. Sonradan eklenen minare, kare kaide üzeride yuvarlak gövdeli ve tek şerefelidir. Cumhuriyetin ilanından sonra ülkeyi terk eden Ermeniler nedeniyle cemaat yok denecek kadar azalmış ve kilise uzun bir süre boş kalmıştır. Daha sonra ise, 1980 yılında hapishane olarak kullanılmıştır. 1984 yılında tamirata alınan kilise, 1988 yılında ise cami olarak ibadete açılmıştır. Gaziantep’in en büyük camilerinden biridir.
8 Değerlendirme
Mustafa K.
22/07/2019 16:00:41
Siteniz de yazar olmak istiyorum benimle iletişime geçer misiniz
Metin H.
23/07/2019 00:00:41
zamanında farklı bir yerde bu yazıyı okumuştum
Orhan K.
23/07/2019 08:00:41
yazıyı inceledim hatasız bir yazı olmuş teşekkür ederiz
Emrah M.
21/07/2019 09:00:41
Gaziantepli olmaktan gurur duyuyorum
Kader P.
22/07/2019 08:00:41
özlüyorum memleketimi her zaman gelmek istiyorum ama vaktim olmuyor
Veysel F.
22/07/2019 08:00:41
bir antepli olarak söylüyorum.Gaziantep gastronomi kentidir.
8 Değerlendirme
Mustafa K.
22/07/2019 16:00:41Siteniz de yazar olmak istiyorum benimle iletişime geçer misiniz
Metin H.
23/07/2019 00:00:41zamanında farklı bir yerde bu yazıyı okumuştum
Orhan K.
23/07/2019 08:00:41yazıyı inceledim hatasız bir yazı olmuş teşekkür ederiz
Emrah M.
21/07/2019 09:00:41Gaziantepli olmaktan gurur duyuyorum
Kader P.
22/07/2019 08:00:41özlüyorum memleketimi her zaman gelmek istiyorum ama vaktim olmuyor
Veysel F.
22/07/2019 08:00:41bir antepli olarak söylüyorum.Gaziantep gastronomi kentidir.
Kurtuluş Ç.
21/07/2019 10:00:41Gaziantep Buram buram tarih kokar her zaman.