Her Müslümanın Günlük Yapması Gereken 14 Salih Amel

İslam, dünyadan ve insanlardan uzak yaşamayı teşvik etmez.

Her Müslümanın Günlük Yapması Gereken 14 Salih Amel

İslam, dünyadan ve insanlardan uzak yaşamayı teşvik etmez.

İslam, toplumlara indirilmiş bir dindir. Bu sebeptendir ki, Müslümanlardan birbiriyle ilgilenen ve yardım eden, erdemli bir toplum oluşturmasını ve bunun için çalışmasını ister. İslam’ın beraberinden getirdiği bütün öğretiler insanların hayatlarını olumlu yönde değiştirebilmesi ve daha iyi bir şekilde yaşayabilmeleri içindir. Bu ilkeler, insanın hayatını daha da güzelleştirebilmesi için kâfidir. Aşağıda, hayatımızı daha güzel hale getirecek, değiştirecek 14 salih amel bulunuyor.

Bu salih amellere geçmeden önce, kişi neden salih amel işlemeli onu bir düşünmelidir. Buna cevabı Kur’an’da Allah (subhanehu ve te’ala) vermektedir.

“Erkek veya kadın, mümin olarak kim iyi amel işlerse, onu mutlaka güzel bir hayat ile yaşatırız. Ve mükâfatlarını, elbette yapmakta olduklarının en güzeli ile veririz.” (16/Nahl 97)

Ayetten de anladığımız üzere, Allah (subhanehu ve te’ala) salih amel işleyenlere bu dünyada güzel bir hayat ve ahirette ise mükafatlar vaadediyor. Bu yüzden, salih amel işlemek, insanları Allah’a yakınlaştıracak ve aynı zamanda onlar için hayatlarını daha güzel hale getirecektir. Bir Müslümanın hayatına geçirmesi gereken salih amellerden bazıları şunlardır:

  • Namazı Camiide Kılmak:

Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) hadisinde buyuruyor:
Kim sabah akşam camiye giderse, her bir gidişi için Allah o kimseye cennette bir köşk hazırlar.” (Buhari, Ezan 37 – Müslim, Mesacid 285)

Hadisten camiiye gitmenin ve cemaatle kılmanın faziletini net bir şekilde anlayabiliyoruz. Ahirette daha iyi bir konum için büyük mükafatlar kazandırdığı gibi, diğer Müslümanlarla sosyalleşip, onlarla tanışmanıza da olanak sağlayacaktır. Müslümanlar günde beş defa cemaatle buluştuğunda mutlaka aralarında bir yakınlık oluşacak ve de böylece toplumun yapısı güçlenecektir.

  • Cenaze Namazı Kılmak:

Peygamber efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) bir hadisinde buyuruyor:

“Namaz kılınıncaya kadar cenazede hazır olan kimseye bir kırat, gömülünceye kadar hazır bulunana da iki kırat sevap vardır.”  “İki kırat nedir?” diye sorulunca, Hz. Peygamber (s.a.s.) “İki büyük dağ gibi” diye cevap verir, yani iki büyük dağ kadar sevap verilir. (Müslim, Cenâiz, 52).

Bu hadis, cenazeye katılmanın ve cenaze namazı kılmanın önemini ve anlamını ifade ediyor. Bir kişi cenazeye katıldığında bir dağ kadar büyük bir sevap alır ama gömülünceye kadar kalırsa bunun iki katı kadar mükafatlandırılır. Mükafata ek olarak, cenazeye katılmak ve cenaze namazı kılmak, merhumun ailesine ve merhuma saygıyı ve de desteği gösterir. Bu yüzden, kişi çevresindeki Müslüman cenazelerine katılmaya çaba göstermelidir.

  • Sıla-i Rahime Riayet Etmek (Akrabalık Bağlarını Sıkı Tutmak)

Hadislerden birinde buyruluyor:
“Her kim rızkının bol olmasını ve ecelinin gecikmesini istiyorsa akrabasını görüp gözetsin” (Buhari, Edeb)

Bu hadis akrabalarla olan ilişkiyi sıkı tutmanın kişinin rızkını bollaştırdığını söylüyor. Buna ek olarak, akrabalık bağlarının sıkı olması, aile içi sevginin çokluğuna ve ailedeki birliğe işarettir ki bu da güçlü ve birleşmiş bir topluma dönüşme yolunda bir adımdır.

  • Allah’a (subhanehu ve te’ala) Hamd Etmek:

Başka bir hadiste, Peygamber efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) buyuruyor:
Her kim, sabah ve akşam yüz kere “Subhanallahi ve bi hamdih” derse günahları denizin köpükleri kadar bile olsa bağışlanır.” (Buhârî, Deavat: 27; Müslim, Zikr: 17)

Hadisten de anlaşıldığı gibi Allah’a (subhanehu ve te’ala) bu şekilde hamd etmek çok faziletlidir. Hamd etmek insanı hem gururdan uzak tutar hem de ona nefsine hakim olması konusunda yardımcı olur. Yani bir insan O’nu (subhanehu ve te’ala) bu şekilde sabah ve akşam hamd ederse, mükafatına artı olarak bir de günahlara olan eğilimi azalır.

  • Kur’an Okumak:

Kur’an okumayı öğrenmek ve onu günlük okumak Allah’ın (subhanehu ve te’ala) insanlara talimatlarını daha iyi anlamanın yanında büyük bir mükafatı da vardır.

İbn-i Mes’ud ( r.a) anlatıyor: Hz. Peygamber (s.a.v) “Allah’ın kitabından bir harf okuyanın, okuduğu harfe karşılık sevabı vardır. Bir iyilik on katıyla değerlendirilir. Elif, Lâm, Mîm bir harftir demiyorum. Elif de harftir, lâm da harftir, mim de harftir.” buyurmaktadır. (Tirmizî).

Hadiste, Kur’an’ın her bir harfini okumak, on katı mükafatlandırılır deniyor. Bu yüzden, Allah’ın kelamını daha iyi anlamanın yanında günlük okuduğumuz Kur’an’dan büyük bir mükafatımız vardır.

  • Namazı Cemaatle Kılmak:

Namaz kılmakla ilgili Hz. Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem) hadisinde buyuruyor:
“Cemaatle kılınan namaz, tek başına kılınan namazdan yirmi yedi derece daha faziletlidir.”

Bir Müslüman günde beş defa namaz kılmak zorundadır, ancak, eğer bu namazlar cemaatle eda ediliyorsa, her namaz için kat kat daha fazla mükafatı vardır. Bu yüzden bir Müslüman yalnız namaz kılmaktansa beraber namaz kılabileceği bir cemaat bulmalıdır.

  • Sabah ve Yatsı Namazlarını Kılmak:

Bu namazlar bir bakıma bir Müslümanın gününün başlangıcı ve sonudur. Peygamber efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) bir hadisinde buyuruyor:
“Kim yatsı namazını cemaatle kılarsa gecenin yansını namazla geçirmiş gibi (sevap almış) olur. Kim de sabah namazını cemaatle kılarsa bütün gece namaz namaz kılmış gibi (sevap almış) olur” (Müslim)

Hadisten kim sabah ve yatsı namazlarını cemaatle kılarsa tüm gecesini namazla geçirmiş olduğunu anlıyoruz. Bu yüzden, eğer kişi sadece bu iki namazı cemaatle kılıp arasında uyuduğunda bile bu derecede mükafatlandırılıyorsa, bunu alışkanlık haline getirmelidir.

  • Nafile Namaz Kılmak:

“Ey İnsanlar! Evinizde namaz kılınız. Zira farz namaz dışındaki namazların en makbûlü, insanın evinde kıldığı namazdır.” (Buhari)

Eğer kişi Allah rızası için nafile namazı kılacaksa, bunun için en iyi mekan evidir. Nafile namazlar farz namazlara ilave olarak kılınır ve de kılan kişi mükafatlandırılır. Ancak, eğer bu namazlar insanların içinde kılınırsa, kibri uyandırabilir. Bu yüzden, nafile namaz kılınacaksa, evde kılınmaya çalışılmalıdır.

  • İşrak Namazı Kılmak:

İşrak güneşin doğumundan sonra kılınan bir nafile namazdır. Peygamber efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) bu hususta buyuruyor:
“Bir kimse sabah namazını cemaatle kıldıktan sonra (mescitte) oturup güneş doğuncaya kadar zikir ile meşgul olursa, güneş doğduktan sonra da iki rekât (İşrak) namazı kılarsa, bir tam nâfile hac ve umre sevabına nâil olur.” (Tirmizi)

Bu namazı kılmak için önce cemaatle namaz kılınmalıdır, daha sonra da kalıp zikir ile meşgul olunmalıdır. Ondan sonra işrak namazı kılınır. Bu, kişinin kolayca alışabileceği bir alışkanlıktır ve günlük yapılırsa büyük mükafatlara erişir.

  • İlim için Camiiye/İlim Meclislerine Gitmek:

Bir hadiste buyruluyor:
“Kim ilim öğrenmek için yola çıkarsa Allah onu cennete giden yolu kolaylaştırır.” (Taberani)

Bir Müslüman her gün camiiye gitmeyi ve orada ilim öğrenmeyi alışkanlık haline getirmelidir. Bu oradaki derslere katılmak ile de olabilir, oradaki kitapları okuyarak da.

  • Ezana Cevap Vermek:

Peygamberimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) bir hadisinde buyuruyor:
“Ezanı işittiğiniz zaman, müezzinin söylediğinin mislini tekrar edin!” (Buhari)

Ezan, namaza çağrıdır. Bir Müslümanın günlük duyduğu çağrıların en mübareğidir. Bu yüzden, bir Müslüman bu fırsatı değerlendirmeli ve de çağrıya ardından tekrar ederek cevap vermelidir.

  • Diğer Müminler İçin de Mağfiret Dilemek:

Peygamberimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) başka bir hadiste buyuruyor:
“Hem kendi günahın, hem mümin erkekler ve mümin kadınlar için mağfiret dile.” (Muhammed, 19)

Hepimiz Allah’tan (subhanehu ve te’ala) kendimiz için bağışlanma diliyoruz. Ancak, İslam’da bencillik yoktur ve de bu ayet, bu mesajı mümin kadın ve erkekler için de mağfiret dilememizi söyleyerek bizlere aktarıyor. Bunun bir de mükafatı vardır ki, bu da mağfiret dilenilen her mümin kadın ve erkek için sevap yazılacak olmasıdır. (Taberani)

  • Zikir Çekmek:

Zikir çekmek, İslam’ın yaygın nasihatlerinden biridir. Allah’ı (subhanehu ve te’ala) anmak demektir. Birçok çeşidi vardır ve her biri ayrı bir önem arz eder. Çeşidi ne olursa olsun, kişi bunu günlük alışkanlık haline getirmelidir. Bu, hayatını kesinlikle olumlu yönde değiştirmesine yardımcı olacaktır. Bu yüzden, zikrin çeşidine bakılmaksızın her gün çekilmelidir. Zikir, insana manevi bir arılık kazandırdığı gibi mükafatlandırılmasına da vesiledir.

  • Başkalarına Yardım Etmek:

İslam, insanların işlerini birbirine kolaylaştırması taraftarıdır. Müslümanlara, diğer insanların hayatlarını kolaylaştırmak için çalışmalarını öğütler. Müslüman olarak bizler de diğer Müslümanlara yardım etmeyi düstur haline getirmeliyiz. Bu, günlük alışkanlığımız olmalı. Bu, birine valiz taşımasında yardım etmek veya yaşlı birine caddeyi geçmesinde yardımcı olmak şeklinde olabilir. Bu gibi nazik ve düşünceli tavırlar müslümanların faydalanmasına/mükafatlandırılmasına vesiledir.

Sonuç Olarak;
Yukarıda bahsettiğimiz salih ameller Müslümanların günlük yaşamlarına dahil edebileceği eylemlerdir. Bu şekilde, bir Müslüman manevi anlamda derecesini yükseltirken hayatını da daha güzel bir şekilde değiştirecektir.

 

Her Müslümanın Günlük Yapması Gereken 14 Salih Amel içeriği, 31 Ekim 2018 tarihinde biantep.com sitesinin Yaşam bölümüne eklenmiştir.

DEĞERLENDİRME 3.0

İçeriği Nasıl Buldunuz?

Captcha